Jump to content

Kozmetik & Zararlı Etkileri


Önerilen İletiler

KOZMETİK TOKSİSİTESİ

1-Ftalatlar 

Ftalat maddesi, plastik içeriğini yumuşatmak için kullanılan bir kimyasaldır. Özellikle; Oje, parfüm, losyon ve saç spreylerinin üretiminde ftalatlar kullanılır. Kozmetik endüstrisinde ftalatların yalnızca yüksek dozlarda alınması zararlıdır. Ancak, kozmetik ürünler  sürekli kullanıldığı için düşük miktarda   alınsa bile son derece tehlikelidir.

 image.png.170f1cf917e7e83547f7c686e00df4e3.png

Ftalat'ın moleküler yapısı

Ftalatların endokrin bozucu özelliği vardır. Bu maddeye sürekli maruz kalanlarda doğum kusurları, erken ergenlik, diğer üreme ve gelişimsel bozukluklar, insülin direnci ve hatta kansere neden olabilecek hormonal karışıklar görülebilir. 

2009 yılında Çevre Sağlığı Perspektifler Dergisinde yayınlanan bir çalışmaya göre, hamilelik sırasında, annelerin kuaförlerde, saç spreylerinden yada dışarıda maruz kaldıkları ftalatlar sonucunda erken doğumu tetiklediği tespit edilmiştir.

image.png.20a2f0a8f8db43275b66dae7a7fc96a6.pngimage.png.aa91b719510f15a99ef35d1bfb805d56.png

2. Hidrokinon

Hidrokinon genel olarak kremler, ağartma maddeleri, nemlendiriciler ve temizleyiciler gibi deri parlatma ve ağartma ürünlerinin yapımında kullanılan bir maddedir.

Aynı zamanda saç kremleri ve tırnak   kaplama ürünlerinde de kullanılan   ve cilt beyazlatma yetenekleri olan yüz temizleyicilerde ve  nemlendiriciler de bulunabilir.

image.png.a24563b45be005174a54b33faa1fbc57.png                                                                                        image.png.020f118568283bd01d74dfd791cf3239.png Hidrokinon Moleküler Yapısı

Avrupa Birliği, bu kimyasalı yasaklamıştır. 2006 yılında avrupa denetim birimi hidrokinon maddesinin potansiyel kanserojen etkisinin olduğunu duyurmuştur.  Şu anda, Avrupada sıkı denetim altında   kullandırılan hidrokinon maddesinin, %2 oranında kullanımına izin verilmektedir. Hidrokinon ciltteki melanin üretimini   azaltarak cildin güneşin zararlı UV-A ve UV-B ışınlarına karşı savunmasını kırarBu da normal olarak cilt kanseri riskini  artırır.

2012 yılında Hint Dergisinde yayınlanan bir araştırmaya göre, bir kaç yıl boyunca düzenli olarak yüzde 2-5 oranında hidrokinon içeren güzellik maddesi kullanan  50 yaşındaki bir kadının kalın ve renkli    mavimsi-gri hale gelen cilt ile karakterize edilen nadir bir hastalık olan  okronozis gelişmiştir.

image.png.e712920997cfd028cd470e5b89d1851d.pngimage.png.e2f68646b2b5f084dca0e700bdb15f67.png

Okronozis Hastası Hintli Kadın

3. Triklosan 

Triklosan antibakteriyel madde ve koruyucu madde olarak kullanılan bir kimyasal maddedir.  Yaygın antibakteriyel sabun ve temizleyicilerde, el dezenfektanlarında, deodorant ve ter önleyici ürünlerde bulunur.

image.png.395ac49b79f74e28c575344a28d1eb83.png

Triklosan Moleküler Yapısı

2006 yılında Mikrobiyal İlaç Direnci Dergisinde yayınlanan araştırmaya göre, triklosan içeren ürünlerin düzenli   kullanımı, zaman içinde antibakteriyel etkiler  zararlı bağırsak ve cilt bakterilerinin   dirençli bir hal almasına neden olur. Bu uzun vadeli kullanım bakteriyel enfeksiyonların bağışıklık güvenliğini aşmasına ve bireyleri sayısız hastalıklara karşı duyarlı hale getirebilir. 

Triklosan;

  • Klorla birleştiğinde kloroform gibi kanserojen maddelerin oluşmasına,
  • Bakterilerin antibiyotiklere karşı direnç kazanmasına,
  • Hormon dengesinin bozulmasına,
  • Çocuklarda alerji ve egzama oluşması  gibi durumlara sebep olur.

4.Formaldehit

Formaldehit genellikle oje, ruj, saç boyaları, şampuanlar,   klimalar, bebek sıvı sabunları, vücut yıkama  ürünleri ve göz farlarında kullanılan  bir koruyucudur. 

 image.png.6271ec4aa8f8f4419757fc3c1c4836c4.png

Formaldehit Moleküler Yapısı

Uluslararası Kanser Araştırmaları Ajansının verilerine göre formaldehitin özellikle nazofarenks kanseri olmak üzere bir çok kansere neden olduğuna dair yeterli kanıt vardır. 2004 tarihli “Epidemiology American Journal” da yayımlanan bir çalışmada, formaldehite uzun süre maruz kalan işçilerin kansere yakalanma olasılığı oldukça yüksek olduğu bildirildi.

5.Trifenil fosfat

Trifenil fosfat tırnaklarınız için kullandığınız ojenin   daha uzun süre bozulmadan kalması için  kullanılan kimyasal bir maddedir.  Bu zararlı maddeye maruz kalanlarda üreme bozuklukları, metabolizma bozukluğu çeşitli gelişimsel bozukluklar meydana gelir. Hatta bu madde kısırlığa bile neden olabilir.

 

image.png.e483ddb9876599bd4549e2d44218a2d5.png                                                                                              image.png.ffcb6cbabc7901c8da69197ae4ca6b88.png                                                                  Trifenil Fosfat Moleküler Yapısı

2015 yılında yapılan bir araştırma çerçevesinde %0,97 oranında TPHP içeren ojeyi süren kişilerden idrar numuneleri alındı. Tırnaklar boyandıktan sonra TPHP maddesinin 10 ile 14 saat sonra 7 kat arttığı gözlemlendi. Bu araştırma TPHP’nin vücudumuza deri yoluyla girdiğini kanıtlıyor.

image.png.45a33b01d90f442936d40125b13551b1.png

Bu madde fetusun gelişimini olumsuz etkileyebileceği için anne adaylarının oje kullanmaları  tavsiye edilmez. Ayrıca kuaför salonlarında çalışan ve sürekli tırnak ojeleri ile çalışan insanlarda yüksek risk grubundadır. 

6.Koku

Parfüm, deodorant, kolonya, losyonlar, kozmetik ve diğer birçok güzellik ürünleri çeşitli çekici kokular içerir. Gerçekte koku, sayısız sentetik kimyasalların doğal özlerinin karmaşık bir karışımıdır. Kozmetik ürünlerinin içine koyulan yapay kokular, cilt alerjilerine ve solunum problemlerine yol açabilir.

7.Kömür Katranı

Kömür katranı kalıcı saç boyalarında bulunan bir kimyasaldır. Bu boyalar da saç gövdesinde önemli kimyasal değişiklikleri uyararak uzun süre istenilen renkte kalmasını sağlar. Saç boyasına maruz kalan cilt dolayısıyla bu kimyasalı absorbe eder.Özellikle erken yaşta saçları ağaranlar bu tür boyaları sürekli kullanır. Bu tekrarlar da kimyasal tehdidine yol açar. Son zamanlarda gelişmekte olan ülkelerde, önemli ölçüde ve sonucu ölüm olabilen saç boyası zehirlenmeleri görülmeye başlandı. 2009 yılında Acil Durumlar, Travma ve Şok Dergisinde yayımlanan bir araştırmaya göre kömür katranının  rabdomiyoliz (kas hücrelerinin yıkımını), laringeal ödem (nefes engelleyen bir alerjik reaksiyon) ve böbrek yetmezliğine sebep olabileceği belirtilmiştir. 

8.Toluen

Toluen tırnak boyası ve tırnak boya sökücüler de bulunan zehirli bir maddedir. Tırnaklar bu kimyasal ile  kaplandıktan sonra pürüzsüz ve parlak bir hal  alır. Bu madde ayrıca bazı saç boyalarında da  bulunmaktadır.  Toluen vücuda genellikle solunum yolu ile giren bir maddedir.

 

image.png.e7c9c84a964fe461a935c0cead0844bd.png

Toluenin Moleküler Yapısı

Bu ürüne maruz kalanlarda baş ağrısı, yorgunluk, bulantı, baş dönmesi ve deri tahriş olabilir. Sanayi işçileri gibi bu maddeye uzun süre maruz kalanlarda hafıza kaybı, iştah kaybı ve koordinasyon yeteneklerinde kayıp gözlemlenmiştir. Aynı zamanda düzenli soluma yoluyla alınmasında üreme bozukluklarına ve solunum problemlerine neden olabilir.

image.png.c1add0d56e08e64d374ecb2e597ac84f.png

Uzun süre toluen maddesine maruz kalan hamile kadınların çocuklarının merkezi sinir sistemi, kas ve dikkat eksikliği bozukluğu, gelişme ve öğrenme güçlüğü riskiyle karşılaştığı ispatlanmıştır. 

9. Parabenler

Parabenler metilparaben (MP), propilparaben (PB)          ve butilparaben (BP) şeklinde bulunabilir. Parabenlere jellerde, nemlendiricilerde, topikal ilaçlarda, bronzlaşma spreylerinde, tıraş kozmetiklerinde, güneş kremlerinde, şampuanlarda, diş macunlarında oldukça sık rastlanılır. Bu kimyasallar potansiyel endokrin bozucular ve üreme toksisitesi, immünotoksisite ve nörotoksisite ile bağlantılıdır.Ayrıca cilde sürülen parabenler güneşin zararlı UV ışınları ile reaksiyona girerek hücre ölümlerine, DNA hasarına ve bunun sonucunda cilt yaşlanmasına neden olabilir.

2008 yılında Toksikoloji Kimya Araştırma Dergisi’nde yayınlan bir çalışmada parabenler ve kanser arasında doğrudan bir bağlantı kurulmuştur. 2004 yılında Uygulamalı Toksikoloji Dergisi’nde yayınlanan bir araştırmaya göre içerisinde yüzde 62 oranında paraben içeren ürün kullanan kadınlarda göğüs tümörlerine rastlanmıştır. Ayrıca parabenler bazı kişilerde paraben alerjisi olarak bilinen kaşıntı, kızarıklık ve yanmaları da tetikleyebilir.

image.png.ab0dde880bd95795a8abb0231a2675ae.png

Paraben Moleküler Yapısı

10. Sodyum Laureth   Sülfat/Sodyum Lauryl Sülfat 

Kozmetik malzemelerinde sıklıkla kullanılan yüzey aktifler Sodyum Lauril Sülfat(SLS) ve Sodyum Lauret Sülfat(SLES) tır. Bu içerikler palm veya hindistancevizi yağı gibi doğal kaynaklardan elde edilmezler. Sülfürük trioksit ve klorosülfürük asitten oluşturulurlar. Cilt üzerinde enfeksiyonlara ve döküntülere neden olan SLS ve SLES’nin birçok ürünün içeriğinde kullanımı yasaklanmakla birlikte, tüm ticari şampuanlarda, özellikle cilt kremleri ve diş macunları gibi diğer birçok sağlık ve güzellik maddelerinin büyük çoğunluğunun içeriğinde bulunmaktadır.  

image.png.b99c2f9cf5a17dcdb977877512350437.png

Birçok kozmetik ürünün içeriğinde bulunan ve vücuda uygulandığında kan dolaşımı yoluyla dokulara geçen SLS/SLES, buradan kalbe, karaciğere, akciğerlere, beyine ve gözlere yayılır. Vücudumuzdaki dokularda uzun süre kalan SLS/SLES, kanser, hormonların dengesinin bozulması, göz bozulması, saç dökülmesi, aşırı cilt hassasiyeti ve ciltte kurumalara neden olmaktadır.

11.Kohl Taşı

Kajal, antik zamanlardan beri kullanılan kohl taşından yapılmış popüler bir göz ürünüdür. Ancak galen, zincit ve manyetit gibi kimyasal maddeler içerdiğinden dolayı bu    kimyasallara uzun süre maruz kalma, kurşun seviyesini artırabilir ve kemik iliği ile beyin fonksiyonlarını etkileyebilir, bunun   yanında anemi ve havaleye neden olabilir. 

image.png

image.png

image.png

Yorum bağlantısı

Yorum yazmak için hesap oluşturmalı veya giriş yapmalısın.

Yorum yapmak için üye olmanız gerekiyor

Hesap oluştur

Hesap oluşturmak ve bize katılmak çok kolay.

Hesap Oluştur

Giriş yap

Zaten bir hesabınız var mı? Buradan giriş yapın.

Giriş Yap

Hakkımızda

Biyoloji Günlüğü ülkemizdeki biyoloji öğrencileri, mezunları ve çalışanları adına kar gütmeyen bir proje olarak 9 senedir faaliyetlerine yılmadan devam etmeye çalışan masum bir projedir. Lütfen art niyetinizi forumdan uzak tutunuz. Bize iletişim formu aracılığıyla ulaşabilirsiniz.

Dilerseniz biyolojigunlugu@gmail.com veya admin@biyolojigunlugu.com adresine mail de gönderebilirsiniz. Bizimle arşivinizi paylaşmak isterseniz wetransfer.com üzerinden biyolojigunlugu.com adresine dosya transferi olarak iletmeniz yeterlidir, sizin adınıza paylaşılacaktır.

Sitemiz bir "Günlük" olarak derleme yayın, yorum, diyalog ve yazılara vermektedir. Güncel biyoloji haberleri ve gelişmelere ek olarak özellikle sosyal medyada gözden kaçan, değerli gördüğümüz tüm içeriğe kaynak ve atıflar dahilinde sitemizde yer vermekteyiz. Bu sitede verilen bilgilerin kullanım sorumluluğu tümüyle kullanıcıya aittir. Sayfalarımızda yer alan her türlü bilgi, görsel ve doküman sadece bilgilendirmek amacıyla verilmiştir.

Biyoloji Günlüğü internet sitesi 5651 Sayılı Kanun’un 2. maddesinin 1. fıkrasının m) bendi ile aynı kanunun 5. maddesi kapsamında Yer Sağlayıcı olarak faaliyet göstermektedir. İçerikler, ön onay olmaksızın tamamen kullanıcılar tarafından oluşturulmaktadır. Yer Sağlayıcı olarak, kullanıcılar tarafından oluşturulan içeriği ya da hukuka aykırı paylaşımı kontrol etmekle ya da araştırmakla yükümlü değildir.

Yer Sağladığı içeriğin 5651 Sayılı Kanun’un 8 ila 9. maddelerine aykırı şekilde; kişilik haklarınızı ihlal ettiğini ya da hukuka aykırı olduğunu düşünüyorsanız mail adreslerimizden iletişime geçerek bildirebilirsiniz. 

Bildirimleriniz dikkatle ve özenle incelenmekte olup kişilik haklarınızın ihlali ya da hukuka aykırılığın tespiti halinde mevzuat kapsamında en kısa sürede işlem yaparak bilgi vereceğiz.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgilendirme

Kullanım Şartları, Gizlilik Politikası, Forum Kuralları sayfalarına göz atınız.